Cenk Evcen ile Gizemli Kutum Yolculuğu!

“Biz sadece ürün değil, bir hikâye sunuyoruz”

-

Öncelikle sizi tanıyabilir miyiz? Kısaca kişisel hikâyenizden ve kariyer yolculuğunuzdan bahseder misiniz?

Ben Cenk Evcen, 29 yaşındayım. İstanbul Maltepe’de doğdum, şu anda İzmir’de yaşıyorum. Hem dijital pazarlama ve e-ticaret alanında uzun yıllardır aktif bir girişimciyim hem de 1,7 milyon takipçili bir influencer ve içerik üreticisiyim. Sosyal medyada başladığım yolculuk, kısa sürede Türkiye’nin en çok konuşulan projelerinden bazılarına imza atmama vesile oldu.

YouTube ve Instagram’da ürettiğim içeriklerde izleyiciye sadece eğlence sunmakla kalmayıp, heyecan ve ödül duygusunu da kattım. Örneğin, “50 kişinin çemberde kaldığı ve son ayrılan kişinin 100.000 TL kazandığı” yarışmam, yüz binlerce kişi tarafından izlendi. Aquapark’ta gerçekleştirdiğim “son bulunan kişinin 100.000 TL kazandığı saklambaç” yarışmam ise sosyal medyada büyük ses getirdi. Bugüne kadar hazırladığım içeriklerde 1.000’den fazla kişiye toplamda 1.000.000 TL’nin üzerinde ödül ve hediye dağıttım.

Tüm bu deneyim ve yaratıcılığımı, eğlence ile sürprizi birleştiren projeler geliştirmek için kullandım. İçerik üreticiliğim sayesinde kazandığım güçlü topluluk sevgisini ve etkileşim gücünü, bugün büyük bir marka haline gelen Gizemli Kutum’a taşıdım. Benim için bu sadece bir iş değil; yenilikçi fikirlerle insanlara unutulmaz anlar yaşatmak, her projemde heyecanı ve farklılığı korumak temel hedefim.

Gizemli Kutum fikri nasıl ortaya çıktı? Bu projeyi hayata geçirme sürecinizde neler yaşadınız?

Gizemli Kutum, insanların alışverişten aldığı heyecanı yeniden tanımlamak için doğdu. Dünyada “mystery box” konseptini gördüğümde “Bunu bambaşka bir seviyeye taşıyabilirim” dedim. Benim vizyonum sadece ürün göndermek değil; her kutuyu, açıldığı anda adrenalin ve merak patlaması yaşatan bir deneyime dönüştürmekti. Bu projeyi hayata geçirirken, içerisine gizem, hikâye, macera ve hatta hazine avı konseptleri ekleyerek sıradan bir alışverişten öte, unutulmaz bir serüven tasarladım. İlk lansmanımızda yarattığımız ilgi, kısa sürede sosyal medyada viral oldu. Binlerce kişinin kutularını açarken yaşadığı o şaşkınlık ve mutluluk anları, markamızın en büyük reklamı oldu.

Kullanıcılarınıza sunduğunuz “sürpriz ve macera” deneyimini rakiplerinizden farklı kılan unsurlar nelerdir?

Gizemli Kutum’u diğerlerinden ayıran şey, biz sadece ürün sunmuyoruz; biz bir hikâye sunuyoruz. Her kutu, içinde maddi değeri yüksek ürünler barındırsa da asıl değerini yarattığı heyecan ve merak duygusundan alıyor. Her paket, farklı kategorilerden özenle seçilmiş ürünlerle hazırlanıyor; aynı ürün iki kutuda yer almıyor. Depomuz İstanbul’da bulunuyor ve bu süreçte 14 kişilik profesyonel bir ekiple çalışıyoruz.

Ayrıca markamızı farklı kılan bir diğer unsur, kutularımıza entegre ettiğimiz tematik oyunlar, ipuçları ve büyük ödül kurguları. Müşteri, siparişi verdiği andan itibaren sadece bir alışveriş değil, bir maceraya adım attığını hissediyor.

Kutularınızın hazırlanma sürecinde hangi kriterleri ve kalite standartlarını gözetiyorsunuz?

Hazırlık sürecinde tek bir kriterimiz var: “Alıcı kutuyu açtığında ‘İyi ki almışım’ demeli.” Her kutuda en az 1 adet teknolojik ürün çıkmasını garanti ediyoruz ve asla boş kutu göndermiyoruz. Asıl odak, her alıcıya farklı bir deneyim yaşatmak.

Siparişler geldikten sonra, öncelikle kendi kategorisindeki diğer siparişlerle birlikte belirli bir adede ulaşması bekleniyor. Sayı tamamlandığında bu siparişler toplu şekilde hazırlanıyor. Hazırlık tamamlandıktan sonra ise kutular tamamen karıştırılıyor ve sonrasında gidecekleri adresler rastgele belirleniyor. Böylece hangi kutuda hangi ürünün olduğunu biz dâhil kimse bilmiyor. Bu yöntem hem adil bir dağıtım sağlıyor hem de müşterilerin açılış anındaki sürpriz duygusunu maksimum seviyeye çıkarıyor.

250.000 TL’lik büyük hazineye götüren ipuçları fikri oldukça ilgi çekici. Bu konseptin oluşum sürecini bizimle paylaşır mısınız?

Bu konsept, Gizemli Kutum’un DNA’sında yer alan “merak ve macera” temasının en güçlü yansıması. İnsanlara yalnızca ürün sunmak yerine, onlara bir hikâyenin parçası olma fırsatı verdik. Kutulardan çıkan ipuçları, bir araya getirildiğinde 250.000 TL değerindeki büyük hazineye ulaştırıyor. Bu, markamızın etrafında güçlü bir topluluk oluşturdu; insanlar sadece alışveriş yapmıyor, birlikte bir maceraya atılıyor. Hazine avı sürecinde yaşanan rekabet, sosyal medyada paylaşılan heyecan dolu anlar, hem kullanıcı bağlılığını hem de markanın konuşulurluğunu katladı.

Sosyal medyada elde ettiğiniz geniş kitleye ulaşma başarınızı neye bağlıyorsunuz?

Başarımızın temelinde, sosyal medyada hikâye anlatma sanatını çok iyi kullanmamız yatıyor. İnsanlara sadece bir ürün değil, duygusal bir bağ sunuyoruz. Mizah, gizem ve ödül unsurlarını harmanlayarak hedef kitlemizin ilgisini sürekli canlı tutuyoruz. 1,7 milyon takipçili influencer kimliğim, projeyi doğrudan büyük bir kitleyle buluşturma gücü veriyor. Bunun yanı sıra içeriklerimizi sürekli güncelliyor, trendleri anında projeye entegre ediyoruz. Bu sayede, izleyiciler hem markayı hem de beni bir “eğlence ve sürpriz” kaynağı olarak görüyor.

Müşteri memnuniyeti ve güvenilir alışveriş ilkeleriniz çerçevesinde uyguladığınız politikalar hakkında bilgi verebilir misiniz?

Bizim için müşteri memnuniyeti her şeyden önce geliyor. Özel bir müşteri destek ekibimiz var ve her müşterimizle birebir ilgileniyoruz. Bir müşteri bize ulaştığında, sorun ne olursa olsun memnuniyet sağlanana kadar süreci takip ediyoruz. Bu yaklaşım, markamızın samimiyetini ve güvenilirliğini güçlendiriyor. Amacımız, her alıcının sadece bir kere değil, defalarca bizi tercih etmesini sağlamak.

Son olarak, Gizemli Kutum’un gelecekteki hedefleri ve projeleri nelerdir?

Gizemli Kutum’u, Türkiye’nin en bilinen eğlence odaklı alışveriş markası haline getirmek ilk hedefimiz. Bununla birlikte, konsepti global arenaya taşımayı planlıyoruz. Yurt dışında “mystery box” pazarına, bizim özgün temamız ve kampanyalarımızla girmeyi hedefliyoruz. Ayrıca ilerleyen dönemde sadece ürün değil; deneyim satacağımız, özel temalı kutular ve ünlü iş birlikleriyle heyecanı daha da artıracağız.

Her kutuda bir hikâye, her hikâyede bir macera.